Sosyal Medya

Makale

Kılıç CHP’den aday olsa

CHP’nin henüz üzerinde konuÅŸulan bir CumhurbaÅŸkanı adayı yok. Daha doÄŸrusu muhalefetin yok. 

Ortak bir aday bulup, onu halkın oyuna sunulmasından söz ediliyor.

Öyle bir aday olsun ki, CHP ve MHP’nin oy potansiyelini aÅŸsın, yani, daha geniÅŸ bir alandan oy alabilsin.

Yani muhafazakar seçmenlere de hitap eden bir aday olsun. En azından mesela Camia’nın kendi kitlesini oy vermeye yönlendirme adına iÅŸini kolaylaÅŸtıracak bir isim.

Kim olsun, dendiÄŸinde zaten kulislerde “Acaba HaÅŸim Kılıç olabilir mi?” soruları sorulmaktaydı.

Ama genelde, muhafazakar dünyanın tüm yorumcuları, HaÅŸim Kılıç’ın böyle bir adaylığı benimsemeyeceÄŸini, ortada ciddi bir kan uyuÅŸmazlığı bulunduÄŸunu, kaldı ki, CHP’nin HaÅŸim Kılıç’ı asla aday göstermeyeceÄŸini yazdılar, seslendirdiler.

Acaba 25 Nisan’dan sonra bu deÄŸerlendirmeler deÄŸiÅŸir mi?

HaÅŸim Kılıç, 25 Nisan çıkışı ile, yeni bir kimliÄŸe mi soyunmuÅŸtur, kendini yeni bir dünyanın kabulüne mi sunmuÅŸtur, Türkiye için yeni bir oyuncu mudur?

Bu sorular artık soruluyor.

Ve HaÅŸim Kılıç’ın CHP- MHP’nin ortak adayı olup olmadığı sorusu da birlikte gündeme geliyor.

Acaba mı?

HaÅŸim Kılıç isminin, son hadisenin medyaya yansımasına bakılırsa Camia nezdinde karşılık bulduÄŸunda kuÅŸku yok. Kılıç Camia’dan mıdır, sanmıyorum. KonuÅŸma metninden Camia mutlu mudur, Tayyip ErdoÄŸan’ı vuran yönleriyle mutlu olduÄŸu da açık. Ancak, HaÅŸim Kılıç’ın “yargıda paralel yapı” konusunu, kabul edilemez bulduÄŸu da açık. Sadece “ispatlayın” diyerek bir tür “Camia dili”ne yaslanmış oluyor. 

HaÅŸim Kılıç’ın muhtemel adaylığı CHP bünyesinde biraz bomba etkisi oluÅŸturmuÅŸ gözüküyor. “Kan uyuÅŸmazlığı” olgusu çok erken ortaya çıkmış durumda. Belli ki depremin artçı sarsıntıları devam edecek.

Åžunu söylemek isterim ki, ben ÅŸahsen Kılıç’ın CHP’nin adayı olmasına tepki göstermem. Mesela Yılmaz BüyükerÅŸen aday olacağına HaÅŸim Kılıç olsun, derim.

O zaman Türkiye’nin nasıl bir cumhurbaÅŸkanlığı seçimi yaÅŸayacağını tasavvur etmek lazım, bir.

CHP’nin bile, “muhafazakar kökenli” aday gösterdiÄŸi bir Çankaya yarışı.

Hey gidi Türkiye hey, Rabbim nelere kadirdir!

Ben diyorum da kimse dikkat etmiyor, “Bütün bunlar Türkiye’nin Türkiye olma, Ä°slam dünyasının Ä°slam dünyası olma mücadelesidir.”

Ben diyorum da kimse dikkat etmiyor, CHP vaktiyle Türkiye’de kurulan “Sera yönetimi”nin ürünü, hormonlanmış bir siyasi partidir. Özel koruma görmüÅŸtür ve ona göre bir toplum üretmeye yönelmiÅŸtir.

Çok partili hayat, Türkiye’nin özgür düÅŸünmeye açıldığı bir süreçtir ve bu sürecin CHP’yi insanların özgür tercihleri açısından sınayacağı muhakkaktı.

Çok partili hayat, Mesut Yılmaz’ın bir ara dillendirdiÄŸi gibi, ÅŸayet “Çok partili hayata geçilsin ama her partinin damarlarında tek parti ideolojisi aksın” tarzında dizayn edilmemiÅŸ olsaydı, yani statüko, bir tür tek parti zihniyetine göre kodlanmış, onun dışındaki yapılar sürekli sistemin ambargolarını bedenlerinde hissedip, kapatma tehdidi ile karşı karşıya bulunmasalardı, CHP ÅŸimdiye kadar çoktan tükenirdi.

Ama ÅŸu anda CHP çok sarsıcı bir “kimlik” problemi yaşıyor ve kendisini toplum gerçeÄŸine göre dönüÅŸtürme ya da her gün daha da küçülen bir varlık haline gelme riski - tercihi ile karşı karşıya hissediyor.  

Kaç parçalı bir CHP’den söz ediyoruz CHP deyince?

Ve muhafazakar bir aday CHP’nin hangi parçasına denk düÅŸüyor?

Aslında, Camia’nın seçimde CHP’ye kan taşıması da, tarihin akışına ters bir olgu idi.

Bir ara Camia’nın kalemlerinden biri, “Sol ile iliÅŸki”yi Camia’nın kazanımlarından birisi sayıyordu. Acaba hangisi? CHP’ye kan taşımak mı, CHP’ye muhafazakarlık taşımak mı?

Åžu anda CHP’deki “Babadan oÄŸula CHP’lilik” hadisesi sona erse, -ki o da erime sürecine girmiÅŸ durumda ortada kaç puanlık bir CHP kalacak, merak konusu olabilir.

Camia ve CHP.

Kılıç ve CHP.

MHP ve CHP.

Sarıgül ve CHP.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.